206 sayılı Milli Emlak Genel Tebliği (4071 sayılı Kanun kapsamında satış)

T.C. MALİYE BAKANLIĞI Millî Emlâk Genel Müdürlüğü

SAYI: B.07.0.MEG.0.22/3303-77830/14847                                                             21.04.1995

KONU:

MİLLÎ EMLÂK GENEL TEBLİĞİ (Sıra No: 206) (25.04.1995 tarihli ve 22268 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanmıştır.)

16.02.1995 tarih ve 4071 sayılı “3 Mart 1340 (1924) Tarihli 431 Sayılı Kanunla Hazineye Kalan Taşınmaz Mallardan Bazılarının Zilyedlerine Devri Hakkında Kanun “19 Şubat 1995 gün ve 22207 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.

Yasanın uygulanmasına ilişkin esas ve usuller aşağıda açıklanmıştır.

I-  4071 SAYILI YASANIN AMAÇ VE KAPSAMI

3 Mart 1340 (1924) tarih ve 431 sayılı Hilafetin İlgasına ve Henadanı Osmanî’nin Türkiye Cumhuriyeti Memalîki Haricine Çıkarılmasına Dair Kanun gereğince Osmanlı İmparatorluğu’nda padişahlık etmiş kişilerin Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde kalan tapuya kayıtlı tüm taşınmaz malları Devlete intikal etmiştir. Devlete intikal eden bu taşınmaz malların padişahlar tarafından kendi adlarına tapuları alınırken bir kısmının, özelikle tarım arazilerinin kullananları vardı. Bu yerler boş değildi.

16.02.1995 tarih ve 4071 sayılı Yasanın amacı, Hazineye intikal eden söz konusu yerlerin Hazine adına tapuda intikal işlemleri yapılmış olsun olmasın bu tapu kayıtları sınırları içinde kalan taşınmaz malların zilyedlerine verilmesine ilişkin esas ve usulleri düzenlemektir.

Yasanın uygulanması süreklilik arzetmektedir. Çünkü hem Hazine adına tapu sicilinde intikal işlemleri tamamlanmış taşınmaz mallara uygulanacaktır,  hem de bugün için bilinmeyen fakat ileride ortaya çıkacak 431 sayılı Yasa kapsamına girip de Hazineye intikali gereken taşınmaz mallara uygulanacaktır.

16.02.1995 tarih ve 4071 sayılı Yasa özel niteliktedir. Bu nedenle, bu Yasa kapsamında kaldığı bilinen yerler 2886 sayılı Devlet İhale Kanunu hükümlerine göre satışa çıkarılmayacaktır. 4071 sayılı Yasada belirtilen başvuru süresi içinde ayrıca, Yasa kapsamındaki yerler tahsis, devir, terk, irtifak hakkı ve benzeri bir işleme de konu edilmemelidir.

Genel durum yukarıda açıklandığı gibi olmakla beraber, Yasanın uygulanmayacağı taşınmaz mallar ve yerler de vardır.

II- YASANIN UYGULAMA ALANI DIŞINDA KALAN TAŞINMAZ MALLAR VE YERLER

4071 sayılı Yasanın uygulama alanı dışında kalan taşınmaz mallar ve yerler 4 üncü maddede sayılmıştır. Buna göre;

a)  Herhangi bir nedenle Hazine mülkiyetinden çıkmış olanlar,

b)  Bir kamu hizmetine tahsisli olan veya tahsisli olmamakla beraber fiilen kamu hizmetinde kullanılanlar,

c) İmar planları ile kamu hizmetine ayrılanlar,

d) 21.6.1987 tarih ve 3402 sayılı Kadastro Kanununun 16 ncı maddesinin (B) ve (C) bendlerinde belirtilen yerler,

e) “Kıyı çizgisi” ile “kıyı kenar çizgisi” arasında kalan yerler,

f) 6831 sayılı Orman Kanununa göre orman sayılan yerler,

g) Hazinece, 10 yıldan uzun süreli kiraya verilen yerler ile üzerinde irtifak hakkı tesis edilen yerler,

h) 21.7.1983 tarih ve 2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanununa göre, kültür varlıkları ve bunlara ait koruma alanları ile tabiat varlıklarının bulunduğu yerler,

i) 17.10.1983 tarih ve 2924 sayılı Orman Köylülerinin Kalkınmalarının Desteklenmesi Hakkında Kanun kapsamına giren yerler,

j) İçme suyu amaçlı barajların mutlak koruma alanları içerisinde bulunan yerler,

devredilmeyecektir. Diğer bir anlatımla, yukarıda belirtilen taşınmaz malların veya yerlerin zilyedleri bu Yasanın getirdiği olanaklardan yararlanamayacaktır. Bir başvuru olduğu takdirde öncelikle istenilen taşınmaz malın Yasanın kapsamına girip girmediği araştırılacak, girmiyorsa istem geri çevrilecek, giriyorsa aşağıda açıklandığı şekilde işleme tabi tutulacaktır.

III- 4071 SAYILI YASADAN YARARLANACAK KİŞİLER

16.2.1995 tarih ve 4071 sayılı Yasadan yararlanacak kişiler, Yasanın 3 ve 5/b inci maddelerinde “Kadastro gören yerlerde” ve “Kadastro görecek yerlerde” olmak üzere ikili bir ayrıma tabi tutularak açıklanmıştır.

A. Kadastro Gören Yerlerde Yasadan Yararlanacak Kişiler:

Kadastro gören yerlerde, kadastro veya tapulama tutanaklarına göre adlarına tespit veya tespit ve tescil edilen, ancak 431 sayılı Yasaya dayanarak, Hazinenin yaptığı itiraz nedeniyle kadastro veya tapulama komisyonu kararları yahut mahkeme ilamları sonucu Hazine adına tescil edilen taşınmaz malların tutanaklarında gösterilen tespit veya tescil malîki veya bunların akdî veya kanunî halefleri 4071 sayılı Yasadan yararlanacaktır.

Ayrıca, zilyedi belirtilerek 431 sayılı Yasa uyarınca doğrudan Hazine adına tespit ve tescil edilen taşınmaz malların tutanakta belirtilen zilyedleri veya bunların akdî veya kanunî halefleri de Yasadan faydalanacaklardır.

Bu Yasanın kapsamına giren bir taşınmaz malın birden fazla maliki, zilyedi, akdî veya kanunî halefi (mirasçısı) bulunabilir.

Malikin, zilyedin, kanunî veya akdî halefin birden fazla olması durumunda, Yasadan yararlanmak için başvuru zorunluluğu getirildiğinden, başvuranın kendisi dışında diğerleri adına da hareket etmesi halinde, temsil yetkisi olup olmadığı hususu noter onaylı vekâletnameye bakılarak kontrol edilecektir. Temsil etmiyor ise, sadece başvuran kişinin hissesine ilişkin işlemler yapılacaktır. Başvurmayanların hisseleri Hazine üzerinde tutulacaktır.

Mirasçı birden fazla ise yukarıda açıklandığı şekilde ve veraset belgesindeki miras hisseleri oranında işlem yapılacak, başvurmayan veya vekâleten temsil edilmeyen mirasçı hakkında işlem yapılmayacaktır. Terekeye mümessil atandığı durumlar saklıdır.

İdare, başvuranların malik, zilyed, akdî veya kanunî halef olup olmadıklarını araştıracaktır.

B- Kadastro Görecek Yerlerde Yasadan Yararlanacak Kişiler:

4071 sayılı Yasa yürürlüğe girdikten sonra, yapılacak kadastro çalışmaları sırasında 431 sayılı Yasaya göre Hazineye intikal etmesi gereken bir taşınmaz mal ortaya çıktığı takdirde, bu taşınmaz malın zilyedlerinden 3402 sayılı Yasanın 14 üncü maddesinde belirtilen zilyedlik şartlarını taşıyanların isimleri kadastro tutanağında belirtilerek taşınmaz mal öncelikle Hazine adına tespit ve tescil edilecektir.

Ancak, kadastro tutanağında isimleri belirtilmiş olan zilyedler, tutanakların kesinleşmesinden itibaren bir yıl içinde başvurdukları takdirde, bu Yasadan yararlanırlar.

Tutanakta ismi geçen zilyed, tutanağın kesinleşmesinden önce veya sonra ölebilir ya da taşınmaz malı satabilir. Bu durumda başvuru hakkı mirasçılara ya da akdî halefe geçer. Maddede saptanan süre içinde mirasçılar veya akdî halefler yukarıda açıklandığı şekilde başvurabilirler.

IV-GEÇERLİ SAYILAN TAPU KAYITLARI

03 Mart 1340 (1924) tarih ve 431 sayılı Yasa yürürlüğe girdikten sonra, bu Yasa kapsamına girdiği bilinmeyen bir çok yer çeşitli yasalara göre Devletçe satılmış, iskânen veya toprak dağıtımı yoluyla verilmiş, yahut açılan tescil davaları sonucunda alınan mahkeme kararları ile kişiler adına tescil edilmiştir. Daha sonra bu taşınmaz malların büyük bir kısmı el değiştirmiştir.

4071 sayılı Yasanın 5/a maddesinin amacı Devletçe verilmiş söz konusu tapu senetlerinin geçerliliğini korumaktır.

4071 sayılı Yasanın 5/a maddesine göre, padişah adına tapu kaydı oluşturulmadan önce veya oluşturulduktan sonra, herhangi bir yolla edinilmiş tapu senedine dayanılarak tasarruf edilen taşınmaz mallar, 3402 sayılı Kanunun 13 üncü maddesine göre ilgilileri adına tesbit ve tescil edilir.

Bu hüküm her ne kadar “Kadastro Görecek Yerlerde Yapılacak İşlem”leri gösteren 5 inci maddede yer almış ise de genel niteliktedir. Çünkü, kadastro görecek yerlerde geçerli sayılacak bir kaydın kadastro görmüş veya halen gören yerlerde geçerli sayılmaması eşitlik ilkesine ve hukuk devleti anlayışına aykırıdır. Bakanlığımızın bu güne kadarki uygulaması da söz konusu tapu kayıtlarının geçerli sayılması yönündedir. Dolayısıyla, anılan madde ile, kadastro görmüş, halen gören ve görecek yerlerde kişiler adına daha önceden herhangi bir yolla oluşturulmuş tapu kayıtlarından doğan haklar müktesep hak olarak kabul edilmiş ve geçerli sayılmıştır. Bu kişilerin mülkiyet hakları korunmuştur.

Diğer bir anlatımla, 431 sayılı Yasa kapsamına giren bir taşınmaz mala ilişkin çift kayıta (mükerrer kayıt) rastlandığı takdirde kişi adına olan tescil geçerli sayılacaktır.

4071 sayılı Yasanın 5/a maddesi kapsamına giren bu tür taşınmaz mallar için idarece bir işlem yapılmayacaktır.

Ancak, kadastro görmemiş yerlerde sadece zilyedliğe (senetsizden) dayanılarak alınan tapuların kadastro (tapulama) tutanaklarının kesinleşme tarihînden itibaren on yıl geçmemiş olanların davalarının açılmış olması gerekiyordu. Açılmamış olanlar için, davaları açmadan önce, dava açılacağı, bu nedenle 16.02.1995 tarih ve 4071 sayılı Yasadan yararlanmak isteniyorsa taşınmaz malın bedelinin peşin ya da taksitle ödenmesi, ödemeler için idareye yazının tebliği tarihînden itibaren 15 gün (Süreye tahammülü olan işlerde) içinde başvurulması hususları karşı tarafa bildirilmelidir. Verilen süre içinde bir başvuru olmadığı takdirde dava açılmalıdır.

Dava açıldıktan sonra yapılacak başvurularda 4071 sayılı Yasanın geçici 2 nci maddesine göre işlem yapılmalıdır.

V-  BAŞVURUNUN ŞARTI, ŞEKLİ, YERİ, ZAMANI VE EKLERİ (Md: 6,7)

A- Başvurunun Şartı ve Şekli:

4071 sayılı Yasadan yararlanmak isteyenler, bir dilekçe ile başvurmak zorundadırlar (Ek: 1). Dilekçeler PTT ile de gönderilebilir. Dilekçeye devri istenilen taşınmaz malın tapu kayıtlarına ilişkin bilgiler ve başvuranın tebligat adresi yazılacaktır. Başvuru olmadan idare kendiliğinden bir işleme girişmeyecektir.

B- Dilekçenin Ekleri:

Başvuru dilekçesine tapulama veya kadastro tutanağı, varsa komisyon kararı, mahkeme ilamı, başvuran mirasçı ise veraset belgesi, akdî veya kanunî halef ise bunu kanıtlayan belgelerle vekil ise vekâletnamesi ve gerekli olabilecek diğer belgelerin noterce onaylı örnekleri eklenecektir.

İdare bu belgelerin geçerliliğini araştıracaktır.

C- Başvurunun Yeri:

Bu Yasadan yararlanacak olanlar, taşınmaz malın bulunduğu il defterdarlığına veya ilçe malmüdürlüğüne başvururlar. Başvurular taşınmaz mal ilçe sınırları içinde ise malmüdürlüklerine, merkez ilçe sınırları içinde ise defterdarlıklara yapılmalıdır.

Ancak, süresi içinde olmak şartıyla bir başka defterdarlığa yahut malmüdürlüğüne yapılan başvurularda, başvuru dilekçesi başvurulan idarece, ilgili defterdarlık veya malmüdürlüğüne gönderilecektir.

D- Başvurunun Zamanı:

Yasanın geçici 1 ve 2 nci maddelerinde kadastro görmüş ve görecek yerler için ayrı ayrı başvuru süreleri saptanmıştır.

a)      Kadastro görmüş yerlerde:

Kadastro görmüş yerlerdeki hak sahipleri için başvuru süresi; 19.2.1995 tarihînden itibaren bir yıldır. Bu süre, davası Hazine lehine sonuçlanmış taşınmaz mallar içindir.

Davası devam eden taşınmaz mallarda ise süre, geçici madde 2’de düzenlenmiştir. Buna göre, 4071 sayılı Yasa yürürlüğe girdiği tarihte Hazine ile kişiler arasında devam eden tespite itiraz veya tapu iptal davaları sonuçlanıncaya kadar her zaman başvuru yapılabilir.

Tapu iptal davası veya tespite itiraz davası devam eden taşınmaz mallarda idareye başvuru yapıldığında idarece aşağıdaki şekilde işlem yapılacaktır.

aa- Tapu iptal davalarında:

Devam eden tapu iptal davalarında bedelin tümünün peşin ödendiğine dair belge veya taksitle ödemelerde ise kalan borç için Hazine lehine ipotek tesis edildikten sonra, ipoteğe ilişkin belge Hazinece mahkemeye sunulacaktır. Bunun üzerine mahkemece gerekli karara hükmolunacaktır.

bb- Tespite itiraz davalarında:

Kadastro mahkemelerinde devam eden tespite itiraz davalarında bedelin tümünün peşin ödendiğine dair belgenin, taksitle ödemelerde ise, Hazine ile hak sahipleri arasında düzenlenmiş borçlanma sözleşmesinin (Ek: 2) Hazinece mahkemeye sunulması gerekir. Bundan sonra mahkemenin hak sahipleri lehine tescile ilişkin kararı beklenmelidir.

Ayrıca, mahkeme, kalan borç için tescille birlikte Hazine lehine ipotek tesisine de kararında yer verecektir.

Davalar devam ederken, bu Yasadan yararlanmak için kişilerce yapılacak başvurularda her türlü mahkeme masrafları, avukatlık ücretleri ve harçlar mahkeme kararı üzerine kişilerden tahsil edilecektir. İdarece herhangi bir bedel ödenmeyecektir.

Eğer kişiler davayı sona erdirmek istemez de davaya devam ederler ise; dava süresince başvuru süresi işlemeyecektir. Mahkeme kararı kesinleştikten sonra başvuru süresi işlemeye başlayacaktır. Bu durumda, mahkeme kararı kesinleştikten sonra başvuru süresi, kesinleşme tarihinden itibaren bir yıldır.

b)      Kadastro görecek yerlerde:

Kadastro görecek yerlerde başvuru süresi Yasanın 5/b maddesinin son cümlesinde vurgulanmıştır. Buna göre, kadastro tutanağında belirtilmiş olan zilyedler, tutanakların kesinleşme tarihinden itibaren bir yıl içinde başvurmaları halinde bu Yasadan yararlanabileceklerdir.

c)      Başvuru tarihînin saptanması:

Posta ile yapılan başvurularda, dilekçenin taşınmaz malın bulunduğu yerdeki defterdarlık veya malmüdürlüğünde kayda geçtiği tarih başvuru tarihi olarak kabul edilir (Md: 7/2).

VI-  BEDELİN HESAPLANMASI, ÖDENMESİ VE TESCİL

A- Bedelin Hesaplanması:

Yasanın 8 inci maddesi uyarınca, devre konu taşınmaz malın bedeli, 2.7.1964 tarih ve 492 sayılı Harçlar Kanununun 63’üncü maddesine göre hesaplanacak harca esas değerdir.

Anılan 63 üncü maddeye 25.6.1992 tarih ve 3824 sayılı Kanunla getirilen ek fıkra (a), “kayıtlı değer”i (Emlâk vergisi değeri) tanımlamaktadır. Buna göre; kayıtlı değer beyan dönemini takip eden yıllarda Emlâk Vergisi Kanunu hükümlerine göre hesaplanacak değerden az olmamak üzere mükellef tarafından beyan edilen değerin, her yıl için Vergi Usul Kanunu hükümleri uyarınca belirlenmiş olan “yeniden değerleme oranı”nda artırılması suretiyle tesbit olunur. Ancak, Hazineye ait arsa ve arazilerin beyan edilen vergi değerleri bulunmadığından işlem emlâk vergisi değeri (asgarî m2 birim değeri) üzerinden hareketle yapılacaktır.

Yeniden değerleme oranının uygulanmasında 31.12.1992 gün ve 21452 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan 19.12.1992 tarihli 92/3899 sayılı Bakanlar Kurulu Kararının ve 23 Aralık 1994 gün ve 22150 sayılı Resmî Gazete’de yayımlanan Bakanlığımızın “26 Seri No’lu Harçlar Kanunu Genel Tebliği”nin göz önünde bulundurulması gerekmektedir. Bakanlar Kurulunun söz konusu kararına göre, kalkınmada öncelikli yörelerde ve arazilerde (tarım arazilerinde) yeniden değerleme oranı belirli nispetlerde uygulanmaktadır. Şöyle ki;

1- Kalkınmada birinci derecede öncelikli yörelerde % 25’i nispetinde,

2- Kalkınmada ikinci derecede öncelikli yörelerde %50’si nispetinde,

3- Emlâk Vergisi Kanununa göre arazi olarak vergilendirilen;

a) Kalkınmada birinci derecede öncelikli yörelerdeki tarım arazilerinde % 0 nispetinde,

b) Kalkınmada ikinci derecede öncelikli yöreleredeki tarım arazilerinde %10’u nispetinde,

c) Kalkınmada öncelikli yöreler dışındaki tarım arazilerinde %25’i nispetinde,

uygulanacaktır.

26 Seri No’lu Harçlar Kanunu Genel Tebliğine göre, 1995 yılında tapu harcı hesabına esas olmak üzere hesaplanacak kayıtlı değer, 1994 yılına ait emlâk vergisi tarhına esas olan değerin %107.6 oranında artırılması suretiyle hesaplanacaktır. Ayrıca, artırım yapılırken Bakanlar Kurulunun kalkınmada öncelikli yörelere ve tarım arazilerine ilişkin yukarıda değinilen kararı dikkate alınacaktır.

Diğer taraftan, devir işlemi 1998 ve sonraki yıllara rastlarsa, yeni vergi değerleri ve yeni tebliğler dikkate alınacaktır.

Davalı taşınmaz mallarda ve kadastro görecek yerlerde başvurunun ne zaman yapılacağı baştan belli olmadığından, bu konudaki mevzuatın izlenmesi gerekmektedir.

Zilyede ya da mirasçısına verilecek taşınmaz mal üzerinde, kadastro tutanağı, komisyon kararı veya mahkeme ilamında gösterilmiş Hazineye ait olmayan muhdesat var ise, değer hesaplanırken sadece zeminin değeri esas alınacaktır. Sayılan belgelerdeki muhdesatın bedeli göz önünde tutulmayacaktır.

B- Bedelin Ödenmesi:

Taşınmaz malların devir bedelleri peşin veya taksitle ödenebilir.

4071 sayılı Yasanın 8 inci maddesinde belirtilen “….492 sayılı Harçlar Kanununun 63 üncü maddesine göre hesaplanacak değer…” taşınmaz mal devir (satış) bedelidir. Bu bedel, peşin ödemelerde tahsilâtın yapıldığı, taksitli ödemelerde ise bedelin 1/4 ünün tahsil edildiği yıldaki değerler dikkate alınarak hesaplanır.

Başvurandan, kendisine hak sahibi olduğunu bildiren yazının tebliğinden itibaren 30 gün içinde bedelin tamamı veya en az 1/4 ünü peşinat olarak yatırması istenmelidir.

Taksitle ödenmelerde, bedelin en az 1/4’ü peşin alınır, kalanı 2 yıl içinde 4 eşit taksitle kanunî faizi ile birlikte ödenir. Bedelin dörtten az taksitle ödenmesi de mümkündür.

Taksitler, bedelin en az 1/4’ünün peşin ödenmesini izleyen en çok 24 ayda ve hasat mevsimi dikkate alınarak belirlenecek 4 eşit taksitte ve kanunî faizi ile birlikte ödenir. Her taksit için yıllık %30 faiz oranı üzerinden 1/4 ünün peşin ödenmesinden itibaren faiz hesaplanarak tahsil edilir. Bedelin dörtten az taksitle ödenmesi de mümkündür. Bir kez belirlenen taksit dönemlerinin daha sonra değiştirilmesi mümkün bulunmamaktadır. Ancak, vadesi gelmemiş taksit bedelleri vadesinden önce ödenebilir.

İlk iki taksidin, bedelin en az 1/4’ünün yatırılmasını izleyen bir yıl içinde ödenmesi sağlanacaktır.

Kanunî faiz oranı bugün için yıllık %30’dur. Bu oran ileride artırıldığı takdirde ödenmeyen veya vadesi gelmemiş olan taksit tutarlarına yeni oran uygulanacaktır.

Taksitlerin yatırılma zamanı, peşinat yatırılırken başvuran ile birlikte idarece bir tutanakla belirlenecek ve tutanağın bir örneği başvurana verilecektir (Ek: 2). Bu tutanak Damga Vergisi Kanununun (1) Sayılı Tablosunun I/1-a bendi hükmü uyarınca binde altı (% 06) oranında damga vergisine tabidir.

Başvuran ile birlikte taksit tarihlerinin belirlenmediği durumlarda taksit tarihleri idarece eşit dönemler itibariyle belirlenerek ilgilisine bildirilecektir. Yazılan yazıda taksit tarihlerinin değişmeyeceği, taksitlerin faize tabi olduğu, taksitlerin süresi içinde ödenmemesi halinde Kanundan yararlanma hakkının kaybedileceği hususları da vurgulanacaktır.

C- Kişi Adına Tescil:

Geçici madde 2’de belirtilen mahkeme kararıyla tescil hariç olmak üzere, Yasanın 9/2 nci maddesi gereğince bedelin tamamı ödenmedikçe, kişi adına tapuda devir işlemi yapılmayacaktır.

Devir için ilgili tapu sicil müdürlüğüne yazılan yazıda, faizler hariç, tahsil edilen bedellerin toplamı bildirilecektir. Ancak, taksitli devirlerde, taksit süresince devir bedeli sabit tutulduğu için bu bedel tescil işleminin yapıldığı tarihteki harca esas değerden düşük olur. Bu durumda, tapu sicil müdürlüğünce Harçlar Kanununa göre hesaplanacak değer üzerinden tapu harcı tahsil ettirilmesi gerekeceğinden aynı yazıda, harca esas değer de ayrıca belirtilmelidir.

Tapu dairelerinde yapılacak devir işlemleri sırasında, 2644 sayılı Tapu Kanununun 26 ncı maddesine göre, resmî senet düzenlenmesi gerekmektedir.

VII-  KİRA VE ECRİMİSİL

A- Peşin Ödemelerde:

4071 sayılı Yasanın 10 uncu maddesinde, “Bu Kanundan yararlanmak amacıyla başvuruda bulunanlardan, taşınmaz malın bedelini ödemeleri şartıyla, ayrıca ecrimisil alınmaz; alınmış ecrimisiller iade edilmez ve henüz tahsilatı gerçekleşmemiş olan tahsil edilmez.” hükmü yer almaktadır.

Maddede geçen “… taşınmaz malın bedelini ödemeleri şartıyla…” ifadesi, taşınmaz malın bedelinin tamamının peşin ödenmesi durumunu anlatmaktadır. Bedelin tamamı peşin ödendiği takdirde, anılan madde uyarınca ecrimisil alınmayacak, alınmış olanlar iade edilmeyecektir.

B- Taksitle Ödemelerde:

4071 sayılı Yasanın 9/1’inci maddesi, bedelin peşin veya taksitle ödenebileceğini, 9/2 nci maddesi bedelin tamamı ödenmedikçe ferağ verilmeyeceğini hükme bağlamıştır. Diğer taraftan, Medenî Kanunun 633 üncü maddesi, taşınmaz mal mülkiyetini edinmek için tapu siciline kayıt koşulunu getirmiş, Borçlar Kanununun 213’üncü maddesi de taşınmaz mal satışının geçerli olabilmesi için resmî senetle yapılmasını zorunlu kılmıştır.

Yukarıda değinilen Yasa maddeleri birlikte değerlendirildiğinde, taksit tutarları ve faizleri ödeninceye kadar, taşınmaz malların mülkiyetinin Hazine üzerinde kalacağı anlaşılacaktır.

Ancak, 4071 sayılı Yasadan yararlanacak olanlar ile satış tarihinde taşınmaz malı kullananlar farklı kişiler olabilir. Yasanın amacı da göz önünde tutularak konunun her iki hal için ayrı ayrı değerlendirilmesi gerekir.

a- Yasadan yararlanmayacak olanların taşınmaz malı kullanmaları durumu:

Satış tarihinde taşınmaz malı Yasadan yararlanacak olanlardan başkaları kullanıyorsa, tapuda tescil yapılıncaya kadar kira ve ecrimisil alınır.

b- Yasadan yararlanacak olanların taşınmaz malı kullanıyor olmaları durumu:

Yasadan yararlanacak olanlar satış tarihinde (peşinatın ödendiği tarih) taşınmaz malı kullanıyor ise, satış şartlarının düzenlenmesine ilişkin taahhüt senedinin alındığı tarihe kadar kira ve ecrimisil alınır.

Taahhüt senedinin düzenlenmesinden tapuya tescil tarihine kadar geçecek süre için Yasadan kaynaklanan kullanma nedeniyle fuzulî işgalden sözedilemeyeceğinden ecrimisil isteminin dayanağı kalmayacaktır. Bu süreye ilişkin olarak kira bedeli istenmesi de 4071 sayılı Yasanın amacıyla çelişeceğinden talep edilmeyecektir.

VIII-  HAK KAYBI

4071 sayılı Yasanın 11 inci maddesinde “Durumları 5,9, geçici 1 ve geçici 2 nci madde hükümlerinden birine uymayanlar, bu Kanundan doğan haklarını kaybederler. Ancak, ödeme yapılmış ise, faizsiz olarak ilgilisine iade edilir.” denilmektedir.

Söz konusu hükme göre, kadastro görmüş ve görecek yerlerde süresinde başvurmayanlar ile taksit bedellerini zamanında ödemeyenler bu Yasadan doğan haklarını kaybederler.

Yasanın 11 inci maddesinin son cümlesine göre, hak kaybı durumunda idarece alınan taşınmaz mal bedeli ve faizlerinin, faizsiz olarak ilgilisine iade edileceği belirtilmiştir. Diğer bir anlatımla, geri ödeme sırasında tahsil edilen bedel ve faizlere, idarece ayrıca bir faiz ödemesi yapılmayacaktır.

IX-  UYGULAMA YETKİSİ

Bu Yasanın uygulanmasında defterdarlıklar yetkilidir.

Defterdarlıklar başvuruların kayda geçtiği tarihten itibaren iki ay içinde kendilerine düşen görevleri yerine getireceklerdir.

X- SONUÇLARIN BİLDİRİLMESİ

Bu Yasaya göre yapılan devir işlemlerinin Bakanlığımızca izlenmesi yönünden her taşınmaz mal için peşinat alındığında Ek:3’deki form bir defaya özgü olmak üzere işlenerek gönderilecektir. Daha sonra tahsil edilen taksit bedelleri millî emlâk servisindeki dosyasında bulunan forma işlenecektir.

Ayrıca, Ek: 4’deki form da her yıl sonu itibariyle doldurularak gönderilecektir.

Bilgi edinilmesini, gereğinin buna göre yapılarak Genel Tebliğin ilinize bağlı ilçelere de iletilmesini rica ederim.

İsmet ATTİLA

Maliye Bakanı

Ek : 4

Ek:1

………………. Defterdarlığına / Malmüdürlüğüne

…………………………

……………… ili, …………………… ilçesi, ……………… köyünde/mahallesinde, ………….. yöresinde bulunan ve tapunun….. pafta, ………. ada, ………… parsel no’sunda ……..m2 yüzölçümlü taşınmaz mal, 3 Mart 1340 (1924) tarih ve 431 sayılı Kanun kapsamına girdiğinden Hazine adına tescil edilmiştir.

16.02.1995 gün ve 4071 sayılı Yasadan yararlanmak istiyorum/istiyoruz.

Bu nedenle, anılan taşınmaz malın tarafıma/tarafımıza verilmesi gerekmektedir.

Gereğini arz ederim. …./…./199..

Başvuranın

Adı, Soyadı

(İmza)  

Adres         :

Ekler                     :

1- Kadastro Tutanağı,

2- (Gerekiyorsa) Komisyon Kararı,

3- (Gerekiyorsa) Veraset Belgesi,

4- (Gerekiyorsa) Kroki,

5- (Gerekiyorsa) Vekâletname,

6- (Gerekiyorsa) Mahkeme kararı,

7- (Gerekiyorsa) Satış vb. sözleşmeler.

Ek:2

TAAHHÜT SENEDİ

………………..ili, ………………ilçesi,………………………köyü/mahalesi,………………………..yöresinde bulunan ve tapunun…………………pafta, ……………………..ada, ……………….parsel no’sunda kayıtlı,………………m2 yüzölçümlü taşınmaz malın mülkiyetinin verilmesi için 16.2.1995 gün ve 4071(*) sayılı Yasa gereğince başvuruda bulundum/bulunduk.

Anılan Yasa gereği bedelin tamamının/hisseye isabet edenin 1/4 ü olan …………………TL’yi,………………………tarih ve……………..sayılı makbuzla yatırdım/yatırdık.

Geriye kalan ……………………… TL’nin (iki/üç/dört) eşit taksitte ve kanunî faizi ile birlikte aşağıdaki tarihlerde yatırılmasını taahhüt ediyorum/ediyoruz.

1. Taksit olan …………………………….TL yı, …/…/199..

2. Taksit olan …………………………….TL yı, …/…/199..

3. Taksit olan …………………………….TL yı, …/…/199..

4. Taksit olan …………………………….TL yı, …/…/199..

Taahhüt edilen tarihlerde belirtilen bedelleri kanunî faizi ile birlikte yatırmadığım/yatırmadığımız takdirde, başvuru hakkımı/hakkımızı kaybetmiş sayılacağımı/sayılacağımızı ve  alınan bedellerin idare tarafından tarafıma/tarafımıza iade edilmesini kabul ve taahhüt ediyorum/ediyoruz.

Başvuruda Bulunan/Bulunanlar

Başvuruda Bulunanın Adresi:                                   (% 06 Oranında Damga Pulu)

Ek : (Gerekiyorsa) Vekâletname

EK-2

T.C.

……………….DEFTERDARLIĞI

………………..MALMÜDÜRLÜĞÜ

            SAYI     :

            KONU:  :Satış

MALİYE BAKANLIĞINA

(Milli Emlak Genel Müdürlüğü)

4071 sayılı Yasaya göre satış işlemine tabi tutulan taşınmaz mal ile ilgili bilgiler aşağıda sunulmuştur.

Bilgilerinize arz ederim.

DAĞITIM:

Gereği: Maliye Bakanlığına

Bilgi:    …………Valiliğine

4071 SAYILI YASAYA GÖRE

DEVRİ YAPILAN TAŞINMAZ MALLAR BİLGİ FORMU

FORM SIRA NO:…………….

İL DOSYA NO   :…………….

İLİ: SATIŞ BİLGİLERİ
İLÇESİ: SATIŞ TARİHİ:
MAHALLE-KÖY: SATIŞ BEDELİ:
İL DOSYA NO: TAKSİTLE SATIŞ HALİNDE
BAK.DOSYA.NO: ÖD.PEŞİNAT(En az 1/4)
TAŞINMAZ MALIN ÖDENDİĞİ TARİH
ADA NO: TAKSİTLER MİKTARI VADESİ
PARSEL NO: 1.TAKSİT
YÜZÖLÇÜMÜ: 2.TAKSİT
BAŞVURANIN

ADI VE SOYADI:

3.TAKSİT
4.TAKSİT
NOT: TOPLAM
           

NOT:    1)İlçe bazında satışı yapılacak her taşınmaz mal için birden başlayarak “FORM SIRA NO” verilecektir.

2)Bu form satış bedeline ilişkin peşinatın tahsilatından sonra doldurularak gönderilecektir.

EK:4

4070 SAYILI YASAYA GÖRE

DEVRİ YAPILAN TAŞINMAZ MAL TAKSİT ÇİZELGESİ

İLİ:           :

İLÇESİ:   :

Form Sıra No: ÖDEMESİ YAPILAN TAKSİTLER Tahakkuk Eden Toplam Faz(TL) DÜŞÜNCELER
I II III IV

Not:      1)Daha önce Genel Müdürlüğü yatırıldığı bildirilen taksitler yazılmayacaktır.

2)Form sıra no: Daha önce gönderilen formdaki sıra no yazılmayacaktır.

3)Bu çizelge yıl sonu itibarı ile doldurulacak ve en geç yılı takip eden Ocak ayının ilk 15 günü içinde gönderilecektir.